Gökyüzü ne kadar güzel birşey; engin sonsuzluk, inanılmaz gece ve gündüz değişen renkler, beyaz bulutlar...Ben gökyüzünü her zaman görüyorum ama asıl yukarıdan çok yükseklerden görmek istiyorum. Aşağıya bakmak istiyorum metrelerce yükseklikten.
Ben henüz uçağa binmedim biliyor musunuz? Ben bile kendime hayret ediyorum, şaşırıyorum; "Neden uçağa binmedim" diye. Hiç böyle bir fırsatım olmadı, ne yazık ki...Zaten yurtdışına da gitme fırsatım hiç olmadı. Oysa gitmek istediğim o kadar çok ülke var ki... Kısmet bakalım bekliyoruz işte. Aslında İstanbul'a ya da Antalya'ya giderken uçağa binebilirim ama hep araba ile gidiyoruz. Şehir içinde gezebilmemiz için lazım oluyor da kendileri. Oysa havaalanından sizi karşılayan birileri olsa, şöyle sizi alıp, götürse, gezdirse ve sonra da döneceğiniz zaman sizi tekrar havaalanına bıraksa. O zaman herhalde uçak ile gitmeyi isterdim doğrusu. Bu yüzden ben ancak yurt dışına gidersem, uçağa binebileceğim. Yurt dışı planları yapıyorum, sonra da vazgeçip, iptal ediyorum da...
Aslında uçağa binmeyi en çok neden istiyorum biliyor musunuz? Bulutları ve gökyüzünü ancak o kadar yakından; uçağa binersem görebilirim diye düşünüyorum. Uçağa binmeyi istememin tek sebebi bu. Eğer binersemde öyle Türkiye'de bir şehirden başka bir şehire değil; en az 3-4 saatlik mesafede bir yere ve gündüz gitmek istiyorum. O gökyüzündeki manzarayı kaçırmadan izleyebilmek için. Yani benim derdim; beyaz bulutları, engin gökyüzünü yakından görebilmek...
Yukarıdaki fotoğraflar da eşime ait, henüz ben çekemedim böyle fotoğraflar. Almanya'ya giderken çekmişti onları. Bu fotoğrafları her zaman çok beğenirdim. Şimdi bloğumda onlar için yazı yazıyorum, bu çok güzel bir şey benim için. Neden daha önce başlamadıysam yazma işine? Kızıyorum kendime bu yüzden. Benim için her bir fotoğrafın anlamı vardır; kendi çektiğim fotoğraflarımın yeri zaten başkadır. İlk fotoğraf makinamı aldığımdan yani 1998 yılından itibaren (bu arada farkettim de 10 yıl olmuş), sürekli çevremdeki insanların; akrabalarımın, arkadaşlarımın ve ailemin fotoğraflarını çekmiştim. Manzara, doğa ve tabiat olarak çok az çektiğim fotoğraflarım var. Ama artık bu bloğumun sayesinde herşeyin fotoğrafını çekmeye karar verdim. Çünkü bana ait fotoğrafları bloğumda yayınlamak istiyorum. Bu yüzden de; ağaçlar, çiçekler, bulutlar,kediler kısacası tabiat ve doğanın fotoğraflarını çekeceğim artık. Daha önce hiç yapmadığım bir şeyi yapacağım yani; bu yüzden çok heyecanlıyım. Henüz çekmediğim fotoğraflarımın heyecanını yaşıyorum, tek başıma.Tek başıma diyorum çünkü; bu konuda beni anlayacak insanlar var mıdır bilmiyorum da ondan...
Bir an önce havalar ısınsın; bahar gelsin, çiçekler açsın istiyorum, çok istiyorum. Onların fotoğraflarını çekeceğim ya, ondan istiyorum gelmesini...
Hadi gelsene bahar, gel artık...
Şimdi kış mevsimini sevenler kızacaklar bana. Tamam kızmayın su-su-yo-rum işte, sus-tuuuummm...
4 yorum:
Günaydın Ebrucuğum,
Artık hemen hemen her sabah çayımı yudumlarken senin bloğuna uğruyorum.Yazılarını keyifle okuyorum.Eskiden tanımadığım insanların bloğlarına göz atardım.Ama şimdi değerli arkadaşım Ebru'nun bloğuna uğramak daha anlamlı ve keyifli geliyor.Ayrıca bu konuda seni çok başarılı ve eğlenceli de buluyorum.Duygularını, Hayallerini, düşüncelerini seninle paylaşıyorum ve tekrar tebrik ediyorum canım. Bu arada hayallerinin gerçek olmasını canü gönülden diliyorum.Herşey gönlünce olsun, Değerli Arkadaşım...
mehtap
Canim Merhaba
Yazdigin her yazinda kullandigin her ifade de okadar seni yasiyorum ki sanki seninle bende yasiyorum paylastiklarin icin tesekkur ederim sen benim hayatima ebruli renkler gibi girdin hep boyle kal basarili etkili renkli samimi blogunu hergun okuyorum devamini bekliyorum
emine 4/3/2008
Merhaba Ebru
Çok güzel bir site olmuş bayıldım bu yazdıklarını. Önceleri uçmak için bende senin gibi düşünüyordum. gerçekten harika bir manzaraymış. Ben bunu şahsen yaşadım ve en kısa sürede seninde yaşamanı isterim. Kısa mesaferden de olsa muhakkak uç. Bulutların tepesinden bakmak o kadar güzel ki....
Canim kuzenim benim insallah birlikte ucariz.Eda
Yorum Gönder