29 Şubat 2008 Cuma

Peşimi bırak artık, lütfeeennnnn....




Biraz gözünüz, gönlünüz açılsın istedim bu akşam. Benim açıldı ya, sizin ki de açılsın. Tatlılar peşime düştü de yine...Nedir bu çektiğim senden! Benim peşimi bırak artık, lütfeeennn, ne olur! Sürekli arka arkaya gelen programlar, gezmeler yüzünden bu aralar sürekli peşimdesin. Kendisine olan zaafımı da biliyor ya, bu ona yetiyor. "Tatlı" seninle bu kadar sohbet yeter. Evet hayatımda bırakmaya çalıştığım çok önemli bir şey var o da "Tatlılar". Maalesef uzun süre ara veremiyorum ona. Bir süre "tamam, artık bu günden itibaren tatlı bir şey yemeyeceğim" diye kendi kendime söz veriyorum, sonra tekrar başlıyorum. Yalnız beni tekrar başlamaya iten maalesef bana yapılan günahsız davetler.
Bu aralar her haftasonu bir yere davetliydik. Mesela bu akşam ve yarın akşam yine davetliyiz. Bu akşam gittiğimiz yerde kesin tatlı birşeyler ikram edilecek, bunu biliyorum. Yarın akşam da bir akrabamızın nişan yemeğine davetliyiz. Maalesef bende bu aralar ikram edilen tatlıyı yememe gibi bir geri çevirme olayı yok. Bunu yapabilmeliyim aslında...Ama belki aranızda benim gibiler de vardır; yani tatlı bir şey kendisine ikram edildiğinde geri çeviremeyenler. Bende bu gruba maalesef giriyorum, istemeyerek.
Aslında "beyaz şeker" için, "beyaz zehir" tabirini kullanıyor bazı doktorlar. Başka bir gün bununla ilgili de sizlere ayrıntılı bilgi vermek istiyorum. Beyaz zehir hakkında; bize, vücudumuza verdiği zararlar hakkında...
Ben şekerin bu zararları konusunda bilinçli olduğum halde, yine de bırakmayı beceremedim. Ama artık her istediğim zaman değil, sadece dışarıda yemek yediğimizde ya da davet edildiğim ev ortamlarında yemeğe çalışıyorum dersem birazcık yalan söylemiş olurum. Arasıra evde kendimiz için masum tatlılar yapıyorum ve bir güzel yiyorum.
Lütfen; aranızda "Tatlı" ile ilişkisini kesmiş, bitirmiş ya da nasıl bitireceğini bilen birileri varsa bana yardım etsin, ne olur. Bundan kurtulmam lazım; çünkü 6-7 kg. vermem gerekiyor, acilen.
Diyorum ve bu akşam acaba evine gittiğimiz arkadaşımız bize ne ikram edecek diye de düşünmeden kendimi alamıyorum.
Son olarak da; "tatlı yemeyenlere, onu sevmeyenlere" imreniyorum...

1 yorum:

Berrin dedi ki...

ebru merhaba, ıadeyı zıyarete geldım ve blogunun dızaynını cok sevdım..japonca soylenen sozlerı dınlıyordum uyuyacaktım nerdeyse :)
bugun tekrar rejıme basladım tatlıdan uzak durmak ıstıyorsan canın tatlı ıstedıgınde elma kıwı falan ye olmadı meyvelı yogurt..tabıı baklavanın kunefenın yerını tutmazlar ama :))

cıleklı yogurt nefsını koreltebılır :)