Hayatımda iki defa balık besleme şansım oldu. Ama ikisinde de başarılı olamadım. Birini ise kızkardeşlerim (ikiz olanlar) almıştı bana, doğum günü hediyesi olarak. İki tane çok tatlı, turuncu japon balığı...Ne kadar da tombiş ve tatlılardı ama ne yazık ki, onları yaşatmayı beceremedim...Bir gün eve geldiğimizde ikiside ölmüştü. Doğum günümde verilen en güzel hediyelerden biriydi balıklarım ve fanusu. Çok üzüldüm...Minicik iki balık diyeceksiniz belki...Üzülmeye değer mi? Ama ne yazık ki canlı olmaları yetiyor bana, ölümleri üzüyor beni...
Eğer hayatımızdaki ailemiz, sevdikleriniz hayatta ve sağlıklı ise; uzakta ya da yakında olmaları farketmez. Bence mutlu olmamız için sadece bu yeterli olmalı, çünkü her an insan sevdiği birini kaybedebilir, onu bir daha göremeyebilir...
Bilmeliyiz ki; eğer şu an bir kahve içiyor, ya da çok komik bir filme gülebiliyorsak çok şanslıyız; çünkü hayattayız, yaşıyoruz demektir...
Bugün sadece bunu düşünerek bile, hayata gülümseyebilirsiniz...
2 yorum:
Canım harika bir siten olmuş
tebrik ediyorum seni
neşeleniyor insan bunları görünce
herzaman mutlu
olman dileğiyle sağlıklı günler diliyorum herşey gönlünce olsun çok öpüldün. Şehri
Sana balık aldığımızı unutmuşum canım. Fanusun boş kalmış olması üzücü.. yine balık alıyım diyeceğim ama yine ölür diye istemezsin şimdi.
Bu arada blogun için tebrikler çok güzel gidiyor. Tam senlik bir olaymış bu blog işi...İyiki keşfetmişsin. Devamını dilerim.
Kardeşin Betül
Yorum Gönder